İnsan Merkezli Yapay Zeka
İnsan Merkezli Yapay Zeka (HAI) Devrimi Geleceği Dizayn Ediyor
Endüstri 5.0 sanayi devriminin kuşkusuz en önemli yıldızı Human-Centric yapay zeka teknolojileridir. Yapay zeka teknolojilerinin iş dünyasını, kamusal alanı, eğitimi, akademiyi ve elbette toplumu dönüştürücü etkisi daha önceki teknoloji devrimlerinden çok daha kapsamlı, hızlı ve etkili olarak ilerlemektedir.
Süper bilgisayarların süper yazılımlarla IOT, büyük veri, akıllı sistemler, akıllı malzemeler , makineler, robotlar, dronlar, sensörler, kameralar, giyilebilir teknolojiler üzerinden insanların arasında-insanlarla-makineler ve makineler ile makineler arasında gerçek zamanlı gerçekleştirdiği iletişim sadece akıllı endüstrilerin-akıllı üretimin doğuşunu, bütüncül olarak tüm operasyonel süreçlerin otomasyonunu müjdelemiyor aynı zamanda teknik-teknolojik anlamda Endüstri 4.0 ve sürdürülebilirlik yani insan merkezli-sosyal kapsayıcı-yeşil dönüşüm tabanlı Endüstri 5.0 devriminin alt yapısını şekillendiriyor.
Gelişmiş bilgisayarların, çok gelişmiş yazılım çözümlerinin, IOT, büyük veri ve veri mühendisliğinin yine son derce ileri yapay zeka teknolojileri, makine öğrenmesi, derin öğrenme ile ortaya çıkan aplikasyonların makinenin insan gibi düşünmesi, insan gibi davranması, insan gibi üretmesi, insan gibi etrafını algılayabilmesi bilgileri öğrenmesi, paylaşması, iletişim kurarak aksiyon alması yani veri bazlı çalışması yapay zeka uygulamalarının-çözümlerinin özellikle endüstride yükselen bir yıldız olarak önemini her geçen gün artırmasına neden olmaktadır
AI teknolojisi ilerledikçe, "sinir ağları" kavramı ön plana çıkmakta insan beynin çalışma sistematiği yani öğrenme, öğrendiğinden yeni bilgiler üretebilme, yeni bilgilere ulaşabilme, bilgileri analiz edebilme, bilgileri yetkinliğe dönüştürme özelliğini örnek alarak bu sistemleri önyargı veya önceden belirlenmiş varsayımlar olmaksızın çalıştırmak suretiyle yardım almadan, otomatik olarak gerçekleştirmeyi ve farklı uygulamalarda sonuçlar almayı becerebilmektedir. Sinir ağları (neural networks) kavramı, AI'nin makine öğrenmesi-derin öğrenme gibi yapılarının içine girerek daha fazla entegre olduğu için kritik bir önem taşımakta ve bu durum, karar alma süreçlerinden günlük etkileşimlere kadar her şeyi radikal bir biçimde etkilemektedir.
Klasik bilişim sistemleri sonrası modern yapay zekânın (AI) doğuşu, teknoloji tarihinde, erken dönem kavramsallaştırmalardan karmaşık ve otonom sistemlere geçişi işaret eden önemli bir dönüm noktasıdır. AI'nin gelişimi, metin tabanlı veri işlemeyle başlayan süreçten daha karmaşık ve uygulanabilir sonuçlara doğru kayışıyla karakterize edilebilir ve bu da "yapay zeka" olarak adlandırılabilecek bir kavramın ortaya çıkışını işaret etmektedir. AI dijital teknoloji devrimi AI sistemlerinin yalnızca verileri-metinleri anlamak ve üretmekle kalmayıp, aynı zamanda bu verileri uygulamaya geçirdiği bir kapasiteyi işaret etmektedir; bu da geleneksel insan-bilgisayar etkileşimini kökten değiştirmektedir.
Diğer taraftan, yapay zeka devrimi sadece teknolojik bir devrim olmayıp, AI'nin sosyolojik etkileri daha da derin bir analizi gerektirir. İnsan iradesine müdahalesi, kısmen hayatını kolaylaştırması kısmen mevcut statükoyu-konforu yıktığı için zorlaştırması, etik davranış kodlarının ve zekânın yeniden keşfi ve en önemlisi makine-insanın birlikte var olacağı post-hümanist yeni yaşam formları ve çalışma hayatı gibi konularda yeniden değerlendirme yapmayı gerektirmektedir. Yapay Zeka gelişimi devam ettikçe, insanlığın geleceğini kaçınılmaz olarak sürekli şekillendirecek, teknolojinin toplumdaki üst yapıyı belirleme gücü artacak, insan yeteneklerini hem geliştirme hem de zorlama potansiyeli hakkında özellikle zeka devrimi için eğitimde devrim gibi kritik soruları da gündeme getirecektir.
Yapay zekanın öğrenme ve hızlı karar verme süreçlerine yani endüstriyel tesislerin, işletmelerin daha akıllı ve rasyonel yönetimine yaptığı katkının temelinde çok büyük, dehşet miktarlardaki verileri çok daha hızlı biçimde analiz etme kabiliyeti olmasıdır. Büyük veriye ulaşma (büyük veri madenciliği) ve veri analizi kuşkusuz dijital dönüşümün en önemli unsurları arasında kilit rol oynamaktadır.
Süper gelişmiş bilgisayarlar yani süper donanım özellikle bulut computing, yıkıcı computing büyük miktarlardaki verilerin prosesi ve analizini yapmaya olanak sağlıyor. Tüm bu teknolojik devrimlerin temelinde veya başlangıç noktasında yer alan ülkelerin, bu ülkelerin üniversitelerinin, AR-GE-inovasyon merkezleri ile bilişim vadileri ve teknoloji geliştirme-girişimci yetiştirme merkezlerinin ve sonucunda hızla yayılan start-up-unicorn firmalarının kısacası çok gelişmiş bilim ve teknoloji eko-sisteminin yani topyekun bir zeka devriminin SÜPER AKILLI TOPLUMA geçişin olduğunu tespit etmek gerekmektedir.
Bilimsel eğitimin-çok kaliteli üniversitelerin, dijital yetkinlik düzeyinin, yeni yetenek ve becerilerin, yeni teknolojik mesleklerin-yetkinliklerin, analitik düşünmenin, yaratıcılığın, tasarımın, estetiğin, iletişimin, sosyal inovasyonun kısacası beşeri sermayenin ve entelektüel kapasitenin artırılmasının ön plana çıktığı teknoloji ve zeka devriminin diğer önemli saç ayakları işbirliği-paylaşım kültürünün gelişmesi, hız (speed), insan-çevre ve doğa için kamu yararı veya toplumsal değer yaratma, etik, sosyal adaleti sağlama ve hiç kuşkusuz söz konusu devrimleri kamusal alanda ve özel sektörde hayata geçirecek devrimci LİDERLİK kapasitesinin her alanda inşasıdır.
‘THE INTELLEGENCE REVOLUTION’ eseri olan Endüstri 4.0-5.0 devrimleri, akıllı sistemler özel sektör veya kamusal alan fark etmez tüm kurumları çağın-zamanın ruhuna uygun olarak dönüşüme zorlamaktadır. Hiç kuşkusuz, bu bilimsel-teknolojik devrimlerin, dönüşümün veya transformasyonun dışında kalmak özetle tüm sanayi devrimlerinin dışında kalmak anlamına gelmektedir. Sanayi devrimlerinin dışında kalmanın, zeka devrimini ıskalamanın topluma maliyeti ise net olarak medeniyetin-refahın dışında kalmak ve yoksul bir toplum olmaktır.